Taş Devri’nde işler nasıldı?

Dünya çapında milyonlarca insanın severek takip ettiği The Flinstones - Taş Devri (diğer adıyla Çakmaktaşlar), tarih öncesi devirleri tema edinen, izlemesi son derece eğlenceli ve yoğun komedi unsuru taşıyan çizgi filmler arasında yer alıyor. Herkesin yakından tanıdığı Fred Çakmaktaş, eşi Wilma ile mutlu şekilde yaşarken komşuları Barney Moloztaş ve Betty ile birçok maceraya dahil oluyorlar. Elbette her şey bununla bitmiyor. Zira çizgi film içerisinde, çocukların çalışma sistemiyle ve tüketim mekanizmasıyla ilgili öğrenebileceği pek çok detay yer alıyor. Fred Çakmaktaş, tam anlamıyla bir mavi yakalı işçi olarak çalışıyor ve belirli mesai saatleri dahilinde işini hemen her zaman severek yapıyor. Bunun yanı sıra, çalıştığı iş karşılığında kazandığı para, Wilma’nın her zaman sofrayı donatmasına imkan tanırken, ailece sinemaya ve bowlinge gitme gibi sosyal aktivitelerle de ilgilenme olanağı sunuyor. Taş Devri çizgi filmindeki karakterleri özümseyen bir çocuk, işçi olarak çalıştığı zaman mutlu bir hayat süreceğini düşünebiliyor. Çizgi filmin ilk dönemlerinde çocuk sahibi olmayan Çakmaktaş ve Moloztaş aileleri, ilerleyen dönemlerde çocuk sahibi oluyorlar. Bu ayrıntı, ailelerin refah seviyelerinin yüksek olduğunun göstergelerinden biri haline geliyor.

Ek olarak Taş Devri'nde karakterler ellerindeki araç gereleri kullanarak hayatlarını kolaylaştıracak aletler yapıyorlar; tüketimi desteklemek yerine üretimi destekliyor, bütçe yapmayı, eldeki varlıkların kullanılmasını teşvik ediyor. Barney ve Fred, taştan yaptıkları arabaya binerek seyahat ediyor.

Finansal detaylar Simpsonlar’a kadar uzanıyor

Simpsonlar (The Simpsons), 1980’li yılların sonunda yayına başlayan ve günümüzde bile yayında kalabilmeyi başarabilen nadir televizyon programları arasında bulunuyor. Springfield adındaki kasabada yaşayan Simpsons ailesinden yola çıkarak pek çok güncel olayın hicvedildiği yapımda Simpsons ailesinin babası Homer, eşi Marge, çocukları; Lisa, Bart ve Maggie ile kimi zaman eğlenceli kimi zaman düşündürücü olaylar yaşıyor. Modern Amerikan tüketim sistemini derinden eleştiren çizgi dizi, bir yandan da izleyenlerin bilinçaltlarında bazı ürünlerin tüketilmesine yönelik algı da yaratmayı başarıyor.

Nükleer güç tesisinde çalışan Homer, boş zamanlarını sıklıkla yemek yiyerek ve bara gidip bira içerek geçiriyor. Kimi zamanlarda patronuyla karşı karşıya gelen Homer, çalıştığı işten ayrılıp farklı işler denese de yine önceki işine dönüyor. Haftalık güncel konulara göre dizayn edilen çizgi dizi, yeni çıkan teknolojilere ve elektronik aygıtların kullanımına da yer verdiği için izleyenlerin bilinçaltında çeşitli satın alma duygularını başarıyla oluşturulabiliyor.

Peki ya Şirinler?

Şirinler, para kavramı olmayan, her şeyin imece usülü işlediği bir köyde geçiyor. Her bir karakterin üretime ve ekonomiye katkısı bulunuyor. Elbette para dünyada vazgeçilemeyecek bir gerçeklik ancak çocukların üretimin, iş yapmanın değerini anlaması açısından Şirinler pek çok finansal mesaj barındırıyor.